Mersin’de faaliyet gösteren ve geri dönüşüm sektöründe hizmet veren diğer bir önemli ismi sayfalarımıza konuk ediyoruz: Boztaşlar Plastik’in değerli ortağı Ahmet Boztaş.
80’li yıllarda küçük bir atölyede başlayan yolculuk bugün onlarca kişiyi istihdam eden ve Türkiye genelinde plastik hammadde işi yapan bir kuruluşa dönüşmüş. Boztaşlar Plastik’in hikayesini yetkilisinden dinlediğimiz söyleşimiz başlıyor.
Boztaş, “Çok Avrupa ülkesi gezdim. Pek çok ülkede çocuklara henüz okul hayatlarının başında, çok küçük yaşlarda, atıklar ve geri dönüştürmek konusunda eğitimler veriliyor. Ailelerde evde ayrıştırma yaparak örnek oluyor. Yani hem teori hem de uygulama var. Geri dönüşüm alışkanlığı kazanıyorlar. Bilinçli nesiller yetiştiriliyor.”
Keyifli okumalar.
Sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz?
Boztaşlar Plastik’in ortağıyım. Şirketimiz İsmail BOZTAŞ ve benim önderliğimde 1979 yılında Çavuşlu mahallesinde küçük bir atölyede ilk çalışmalarına başladı. Zamanla geri dönüşüm işine hız verdik ve şirketimizi sanayi sitesine taşıyıp BOZTAŞLAR PLASTİK ve GERİ DÖNÜŞÜM San.Tic.Ltd.Şti çatısı altında kapasiteyi artırarak çalışmalarımıza burada devam ettik.
Sürekli ve emin adımlarla, kaliteden ödün vermeden ilerleyerek büyüdük ve 2001 yılında şu anki Hurdacılar Sitesi’nde bulunan 11000 m2’lik yeni tesisimize taşındık.
Plastik atıkların hemen hemen her türlüsünü işliyoruz. Tesisimizde 700 ton aylık işleme kapasitesine sahibiz. Müşteri ağımız geniş, Kıbrıs’a dahi kasa hammaddesi olan PP gönderiyoruz. 50 kişilik dev ekibimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Atıkları nereden ediniyorsunuz? Size geldikten sonra tesisinizde nasıl bir süreç işliyor?
Atıkları, yurtdışından ithal ediyoruz; iç piyasadakileri de değerlendiriyoruz. Lisanslı firmalardan toplu alıyoruz.
Atık hurda halinde gelir. Hurda tesisimizde ayrılır işlenir ve kullanım alanına göre farklı sektörlerde hizmet veren firmalara hammaddeye dönüşmüş şekilde teslim edilir. Kasa sektörü, boru sektörü, geridönüşümden elde edilen çöp poşeti imalatında bizim malzemelerimiz kullanılıyor.
Plastik sektörü ile ilgili yorumunuzu alabilir miyiz?
Plastik sektörü gerçekten çok geniş bir sektör. Hayatın içinde çok çeşitli alanlarda kullanılıyor. Örnek vermek isterim: Pet şişe son tüketiciye göre çöptür. Oysa tekstil sektöründe giydiğimiz kıyafetler polyesterdir ve polyester pet şişeden işlenir. Granüle dönüştürülmüş plastik atıktan, poşet, boru, kasa, sandalye, saksı, askı yapılır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın düzenli olarak web sitesi üzerinden kamuyla paylaştığı Çevre Durum Raporu’na göre plastikler %70- 80 oranından geri dönüştürülerek ekonomiye kazandırılıyor. Plastik kesinlikle dönüştürülmesi gereken bir materyal. Çünkü unutmayalım ki –plastiğin cinsine göre değişmekle birlikte- doğada yok olması 200 yılı bulanlar var.
Biyoplastikler hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyim?
Doğada daha hızlı ve kolay çözünen ve doğal ürünlerden üretilen plastiklere verilen genel bir isim biyoplastik. Patates, zeytin çekirdeği, mısır özü gibi ürünlerden üretim var. Ancak henüz çok yaygın değil. Çünkü biyoplastik üretim sürecinin maliyeti yüksek.
Belediyelerin bünyesinde de atık toplama işlemleri yapılıyor. Siz kuruluş olarak böyle bir sürece dahil oldunuz mu?
Tarsus Belediyesi bünyesinde kuruluş olarak atık topluyorduk. Aslında geri dönüşüm evlerden başlıyor. Çevre mühendisleri ve eğitmenlerden bilgi alarak; insanları bilgilendirmek için eğitim programları düzenledik. Çocuklara boyama kitapları hazırlattık. İlanlar hazırlayarak dağıttık. Sitelere geri dönüşüm için kutuları, bidonları yerleştirdik. 2006- 2014 yılları arasında bu faaliyetimizi sürdürdük. Ancak şimdi böyle bir hizmet vermiyoruz.
Son tüketicinin atıkları evlerinde ayrıştırması hususunda Türkiye’deki genel eğilim ile yurtdışındaki eğilimi (bildiğiniz ülkeler çerçevesinde) değerlendirir misiniz?
Çok Avrupa ülkesi gezdim. Pek çok ülkede çocuklara henüz okul hayatlarının başında, çok küçük yaşlarda, atıklar ve geri dönüştürmek konusunda eğitimler veriliyor. Ailelerde evde ayrıştırma yaparak örnek oluyor. Yani hem teori hem de uygulama var. Geri dönüşüm alışkanlığı kazanıyorlar. Bilinçli nesiller yetiştiriliyor.
Türkiye’de de çalışmalar var ancak şahsi fikrim o bilinç seviyesine ulaşmamız için en az 10 yılımız var. Bulgaristan, Karabağ, Montenegro gibi ülkelerde sistem yeni yeni oturuyor. Ancak örneğin Yunanistan, Almanya, İngiltere gibi ülkeler süreci evlerden başlayarak iyi yönetiyor ve halkın bilinç seviyesi yüksek.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Plastik geri dönüşüm işi dünyaya ve onun sağlığına yapılan büyük bir hizmet. Bu sürece katkı sağlayan bir kuruluşa sahip olduğum için memnunum. Sokaklarımızda, AVM’lerde, iş yerleri ve sitelerde dönüşüm kutuları yaygınlaştı. İnsanımız eskiye göre daha bilinçli. İnanıyorum ki; her şey gelecekte daha da iyiye gidecek ve bu hususa duyarlılık artacak.